Tanrı’nın bizim için planı zaferden zafere yürümemizdir. 2. Korintliler 3:18’e göre biz büyürken ve olgunlaşırken; Tanrı bizi yeni görevlere taşıyacak ve bizi değiştirecektir. İlahi yükselişin anahtarları vardır.
Davut, yükselen birisine örnektir. Davut, Yesse’nin en küçük oğluydu ve ailesi için koyunları güdüyordu. Samuel, kral olacak çocuğu aramaya başladığında babası bile onu çağırmadı. Davut hayatı boyunca pek çok ders aldı. Koyunları vahşi hayvanlardan korumayı öğrendi. Çobanlık günlerinde Tanrı’nın huzurunda nasıl durulacağını öğrendi. Zaman içinde, lir çalarak Kral Saul’u yatıştırmak için saraya taşındı. Öfke nöbetleri sırasında krala nasıl davranacağını öğrendi. Golyat, İsraillileri tehdit etmeye başladığında, Davut düşmanın alaylarını dinlemeyi reddetti ve ona meydan okumak için karşısına çıktı. Davut, Golyat’ı 5 çakıl taşıyla ve Tanrı’nın gücüyle yenmişti. Saul onu öldürmeye çalıştığında Davut çöle kaçtı. Bu vahşi çölde Davut, eline fırsat geçtiğinde dahi karşılık vermeyi reddetti. Sonunda, Davut, Samuel’in söylediği gibi, Kral oldu. Fakat hayatının her mevsiminde birçok engeli aştı ve Tanrı’da büyüyüp olgunlaştı. Davut Tanrı’ya karşı günah işlese bile, tövbe edip Tanrı’nın yanında durmaya başladı. Tanrı, Davut’a kendi gönlüme göre bir adam dedi. Davut’un hayatından görüyoruz ki, her dönemin üstesinden geldikçe, Tanrı onu bir sonraki döneme terfi ettirdi.
Yükselişin bir diğer anahtarı alçakgönüllülüktür. Yakup 4:10, eğer kendimizi Rab’bin önünde alçaltırsak, bizi yücelteceğini söylüyor. Bu hayatta başarılar elde etsek bile, mütevazi kalmak ve Tanrı’nın bizi yüceltmesine izin vermek önemlidir. Kendimizi yüceltmeye çalışmak faydasızdır. Kendimizi yüceltmek için koşulları değiştirmeyi başarsak bile, bu konumda kalmak için aynı taktikleri kullanmaya devam etmek zorunda kalacağız. Hazır olduğumuzda, Tanrı’nın bizi doğru zamanda yücelteceğine güvenmek önemlidir. Süleymanın Özdeyişleri 3: 5,6 “Rab’be güven bütün yüreğinle, kendi aklına bel bağlama. Yaptığın her işte Rab’bi an, O senin yolunu düze çıkarır.” der.
Yükseliş, Tanrı hazır olduğumuzu söylediğinde gelir. Bize verdiklerini her gün yapmakta sadık oldukça, O bizi dönüştürüp Mesih’in benzerliğinde yapıyor. İçimizde aradığı bizim Mesih’e olan benzerliğimizdir. Mezmur 1: 1-3, bunu iyi anlatmaktadır. “ Ne mutlu o insana ki, kötülerin öğüdüyle yürümez, Günahkarların yolunda durmaz, alaycıların arasında oturmaz. Ancak zevkini RAB’bin Yasası’ndan alır ve gece gündüz onun üzerinde derin derin düşünür. Böylesi akarsu kıyılarına dikilmiş ağaca benzer, meyvesini mevsiminde verir, yaprağı hiç solmaz.Yaptığı her işi başarır. ” Refahımız ve yükselişimiz hayatlarımızı yönetme biçimimize bağlıdır. Yüreklerimiz Rab’bi hoşnut ettiğinde, O bize daha fazla verir. Mezmur 20: 4, “Gönlünce versin sana, bütün tasarılarını gerçekleştirsin!” diyor. O’nun hazırlık sürecinden geçerken yüreklerimiz değişiyor ve yükselişe hazır hale geliyor. Ve O’nu beklerken, gücümüzü yenileme sözü veriyor, öyle ki gelecek dönem için hazır olalım.