Duygusal olarak sağlıklı insanlar kim olduklarını ve yaşamlarında neye izin vereceklerini bilirler. Kabul edilemez davranışların hoş görülemeyeceğini açıkça ifade edecek kadar kendilerini ve başkalarını severler. Duygusal olarak sağlıklı insanlar, başkalarının seçme özgürlüğüne izin verir ve aynı şeyi beklerler. Bu sağlıklı çizgilere sınırlar denir. Sınırlar, başkalarından ne beklediğinle ilgili net hatlardır.
Yaralı kişiler sınırlar yerine duvarlar örerler. Sürekli saldırıdan korktukları için, bu duvarları inşa ederek kendilerini acıdan korumaya çalışırlar. Genellikle yaralı, korku dolu, kafası karışık ve kendilerine acımakla meşguldürler. Beklentileri hakkında açık bir şekilde iletişim kurmak yerine, kendilerini diğer insanlardan mahrum ederler. Genellikle sağlıksız insanlar sınır koyma hakkına sahip olduklarına inanmazlar; bu yüzden açıkça iletişim kurmak yerine, başkalarına karşı pasif saldırgan olurlar. Gerçekte bu, beklentiler hakkında açık sözlü olmaktan çok daha zararlıdır.
Tanrı, bize kendimizi sevdiğimiz gibi komşumuzu da sevmemizi söyledi. Başkalarını sevmek için kendimizi sevmeliyiz. Bu kendimize saygılı davranılması için izin vermemiz anlamına gelir.
Hayatınıza baktığınızda kötü muamele görmenize izin verdiğinizi fark ediyorsanız, bunu hemen değiştirebilirsiniz. Kendinizi doğru şekilde sevmediğiniz için tövbe ederek başlayın. Tanrı’dan değerinizi size O’nun gözlerinden göstermesini isteyin. Ne de olsa O’nun için Oğlunu feda edecek kadar değerlisiniz. Bu esini Tanrı’dan aldıktan sonra, başkalarıyla sevgiyle iletişim kurmaya başlayın. Böylece saygısız ve sevgisiz davranışlara katlanmayacağınızı bilsinler. Açık, sağlam ve saygılı olun. Bazıları buna uyacak, bazıları uymayacaktır. Ayrılmalarına izin verecek kadar onları sevin. Onlardan ayrılabilecek kadar da kendinizi sevin.