Güven, kişinin kendi yeteneklerini ve niteliklerini bilmesinden kaynaklanan kendine güvenme hali veya kendine güvenme duygusudur. Fakat Mesih’teki güven nedir?
Mesih’teki güven, Tanrı tarafından ilahi bir amaç ile yaratıldığımızı bilmektir. Tanrı bizi tesadüfen yapmadı veya gelişigüzel tasarlamadı. O bizi benzersiz ve planlı bir şekilde yarattı. Genlerimizin her bir detayı, Yaradan tarafından dünyadaki bir amacı yerine getirmek için yapıldı.
Genetik yapımızın bir başkasıyla aynı olmadığını bilmek akıl almazdır. Parmak izlerimiz bile eşsizdir. Tanrı’nın başka hiç kimsede olmayan bir yönünü temsil ediyoruz. Bu bize seçildiğimizi gösterir ve başkası gibi yaratılmadığımıza dair bir güven duygusu sunar.
Yaşamlarımızda Tanrı’nın planını yerine getirmek, O’nunla olan ilişkimize bağlıdır. Romalılar 11:29, Tanrı’nın armağanlarının ve çağrısının geri alınamayacağını söylüyor. İçimize hayatlarımızda gözükecek hazineler yerleştirdi. Eğer yaratıcımızla ilişkide olmadan yaşarsak, yaratıldığımız nihai amaca asla erişemeyiz. Ancak, O’nunla ilişkide olursak, Tanrı’nın yaşamımız için planını yerine getirmemizi büyük ölçüde sağlayacağını biliyoruz. Yuhanna 15, Eğer O’nda kalırsak ve Sözleri bizde kalırsa, ne istersek bize verileceğini ve bunun Baba’yı yücelteceğini söyler.
Cesaret, güvenden doğar. İsa, çarmıhtaki fedakârlığı sayesinde Tanrı’nın tahtına yaklaşmamız için gereken bedeli ödedi. Tanrı, bizi merhamet ve lütfa ihtiyacımız olduğunda cesaretle ve güvenle tahtına yaklaşmaya davet ediyor. Kendisine yaklaştığımızda, O’nun çocukları olarak bize olan vaadine ve sadakatine göre davranacağından emin olarak bizden asla uzaklaşmayacağını biliriz. Tanrı’nın bizi kendi benzerliğinde yarattığını ve ihtiyaç duyduğumuzda, O’na gelmekte özgür olduğumuzu hatırladığımızda bu yaşamda güvenle yürüyebileceğimizden emin olabiliriz. Bizi asla terk etmeyecek ve bizi asla bırakmayacaktır!